“Albino Kurbağa ve Ahmet’in Balığı”

Meren yeni bir “photo essay” yazmış: Albino Kurbağa ve Ahmet’in Balığı.

Bu yazıyı tam da benim geçtiğimiz cuma (ikinci kere) bütün lab ahalisi tarafından sunumumun parça pinçik edilmesi üzerine girdiğim bunalım ile, bütün cumartesiyi hem raporumu bitirmeye çalışıp hem de ağlayarak geçirmem üzerine yazması sanırım bir tesadüf olmasa gerek :)

Bir ara zavallı kadın beyininin, kendisine sunulan ATP enerjilerini gün boyu ne kadar saçma şeyleri düşünmek için harcadığına, ve büyük olasılıkla da bu sebepten hala, erkeklerin düzgün işler yaptıkları, ünlü düşünürler, büyük mühendisler, tarihe yön veren liderler filan oldukları şu Dünya gezegeninde, kadınların çok azının bir baltaya böyle güvenilir saplar olmayı başarabildiklerine dair bir şeyler yazasım var. Ama onun için kendimden örnek vermem gerekiyor – ki benim de ne kadar tipik bir kadın olduğumu herkes bilsin istiyor muyum, ondan emin değilim :)

Neyse, Meren’in yazısı çok güzel.

  • Share/Bookmark

9 Yorum »

  1. Arman said,

    Ocak 14, 2007 @ 22:57

    Yazılarını zevkle takip eden bir izler ve de amatör bir meslektaş olarak diyebilirim ki;

    “2 gün sonra için bol başarılar.”

    Siz çabucak akademik kariyerinizi tamamlayın ki, biz de oralara gelme imkanı bulabilirsek; sizden ders alma şerefine erişelim? Değil mi? :)

  2. baratrion said,

    Ocak 15, 2007 @ 02:33

    Tez zamanda Ph.D. (permanent head damage) olayını halledip, Rolling Stones’tan Ruby Tuesday’i dinlemenizi salık veriyorum. Melanie Safka güzel coverlamıştır; ama aslında Franco Battiato’nun bozuk telâffuzundan dinleseniz en bi güzeli olur.

  3. yok ki said,

    Ocak 16, 2007 @ 05:39

    Kolayliklar diliyorum sana.
    Benim sinav da 2 ay onceydi, neler yasadigini anlayabiliyorum sanirim. Sinavi gectigimde daha da stresliydim, hocam sevinmem gerektigini hatirlatmak zorunda hissetmisti.
    Sonucta doktora yapana stres cok, bunun kongre sunumu, raporu, onlarca daha deneyi, butun her seyin toparlanip yazilacagi tezi vs var. Ama bence en zoru bu yeterlik sinavina hazirlanma sureci.
    Dilerim savunman da basarili ve senin icin tatmin edici gecer.

  4. Düygü said,

    Ocak 17, 2007 @ 06:01

    Geçtim bitti :))) güzeldi, heyecanlanlandım, ama saçmalayacak kadar heyecanlanmadım (biraz bundan korkuyordum nedense).

    Bir keresinde (lisedeyken), dalgıçlıkla ilgili hiçbir sertifika, bıdı bıdı sahibi olmadığım halde, bir tanıdığımızın dalış merkezine gidip 2 saatlik havuz oryantasyonundan sonra denizde tüplü dalış yapmıştım. Hayatımın en güzel günlerinden biridir. Sunumdan yarım saat önce tuvalete gidip orada gördüğüm balık sürülerini filan düşündüm. Sakinleştim, o kadar ki, “ne işim var benim burda ya, ben zoolog olacak, hayvan peşinde koşacaktım” dedim. :P

    Arman, teveccüünüz efendim. Daha çok var öyle sensei havalarına girmemize, ahh ahh…

  5. Necdet Yücel said,

    Ocak 17, 2007 @ 21:57

    Tebrikler, darısı tez savunmasının başına

  6. calimero said,

    Ocak 25, 2007 @ 09:57

    Cicim,

    teprik ederim seni!!! Ben eşeğin önde gideni olarak, uzun zamandır güncel tek iletişim kaynağımız olan blogunu okuyamadım. bu yüzden de bilemedim ne zaman girdiğini yeterliliğe, affına sığınıyorum.
    çok sevindim iyi geçtğine(zaten sen gerilip sitres yapsan da bunun böyle olacağını ikimizde biliyorduk en başından beri değil mi? evet evet biliyorduk…)
    Goşi’yi öp benim için.
    bi de ay lav yu:)

  7. Ozan-Hilal said,

    Ocak 29, 2007 @ 02:33

    Seneye biz de doktora öğrencisi olup böyle sürünmek, mahvolmak istiyoruz.

    Tebrikler.

  8. Düygü said,

    Ocak 29, 2007 @ 04:35

    Eheh,
    Efendim doktoraya başlarken bu işin süründüren bir iş olduğunun bilincinde olursanız mesela yok :) Mazoşistçe bir zevk alıyorum ben mesela. Bazen yağmur ormanlarına kaçmayı düşündüğüm oluyor ama, hala buradayım.

    Şunu söyleyeyim bu arada, yan tarafta linki de bulunan phdcomics.com’da bulabileceğiniz bütün karikatürler gerçeği anlatıyor (egonun yerlerde sürünüşü, noodle ile beslenme, hocanın yazdığınız bir şeyi yüzbin defa düzeltmesi vs vs vs) :)

    Doktora işine bulaşmayı düşünenlere önerilir.

    ———

    Calimero sana mail atıcam, öperim.

  9. Ray Kinsella said,

    Şubat 17, 2007 @ 10:33

    Büyük geçmiş olsun…

    Kutlama için ramen yemeli…

RSS feed for comments on this post · TrackBack URI

Yorum yapın